İnci Kefallerinin Umuda Yolculuğunu dinleyince aktivist olunmaz, aktivist olunur dedim kendi kendime. Prof. Dr. Mustafa Sarı hocanın efsane tespitlerini gülerek izlesem de taa 2003-2004 yıllarına gittim birden bire hüzünle. Devlet kademesinde geliştirmenin, üretmenin, üretlenliğin neredeyse hiç bir hükmü olmadığını ve hatta yeri geldiğinde üretene zarar verdiğini gözle görür olduk.
Mustafa SARI hocanın azmi gerçekten takdire şayan tıpkı İnci Kefalleri gibi akıntıya karşı yüzerek hayatta kalma mücadelesinden vazgeçmemiş ve hatta kendine hayat ideali ve meslek edindiği işini memleketine fayda sağlamak adına sürdürmüş hemde tüm engellere rağmen. Van Gölü ‘nin tek mahsulü olan inci kefali, bugün Prof. Dr. Mustafa Sarı hocamız sayesinde halen nesli tükenmeden üretilebiliyor. Videoyu izleyenler muhakkak fark edeceklerdir ki; işin içinde ortada bırakılma, iftiraya varan tehtidler söz konusu…
Konuşmasının onbirinci dakikalarında ölümle tehtid edildiğinden bahs eden hocamız, gülerek anlatıyor ancak buzdağının ardı gerçekten ferah zira eşinin önemli bir desteğini alıyor yanına; bu yadsınamaz derecede büyük bir GÜÇ! O gün eşi haydi gidelim buraalrdan dese, belki bugün Dünya da yalnızca Van Gölü’nde çıkan inci kefalinin nesli çoktan tükenmiş olacaktı. Var olan miktarı neredeyse 8 kat artan bir canlıdan bahs ediyoruz; hem de yok olmaya yüz tutmuşken…
Prof. Dr. Mustafa Sarı hocanın anlatımında önemi bir detay daha gözüküyor aslında; sosyoloji her sorunun çözümünü üretebilir. Videonun on üçüncü dakikalarında inanılmaz bir tespit var ki genel olarak insanımızın tepkisini ve evin patronunun kim olduğunu resmediyor. İnsanın tepkisini incelersek; DEĞİŞİME KARŞI!, evin patronuna bakarsak şüphesiz ki bizim gibi ata erkil toplumlarda kural değişmiyor; nereye gidersek gidelim son sözü hep er’ler söylüyor; Peki Karıcım… Yani tam olarak bunu demeselerde, mana ve sonuç olarak olay böyle :)
Van Gölü ve çevresinin o dönemlerde ki yegane geçim kaynağı olan ve Dünya da yalnızca Van Gölü’nde çıkan inci kefalinin gerçek kurtarıcıları bittabii yöre halkı, en başkta kadılnlardır. Vİdeonun ilgili bölümünde bahs edilen öyle güzel değerler var ki; teröre, engellere, yokluğa rağmen; akla ve bilme güvenmenin yegane kaynak olduğu birkez daha kanıtlanmış oluyor.
Diyeceğim o ki; terörü ve cehaleti, sadece vura vura değil, sadece okumayı öğreterek değil; sorunu ortadan kaldırarak da çözümleyebiliriz.
İnci Kefali’nin yaşama azminden diliyorum herkese…
Bu bahar ksımet olursa inci kefallerini izlemeye gideceğim ailemle…
İnci Kefalleri Asla Geri Dönmez! | Mustafa Sarı | TEDxIstanbul
Küçük bir balıktan çıkan ilham verici öyküsünü bizimle paylaşan Mustafa Sarı, tek başına çıktığı bu yolda karşılaştığı tüm engelleri inci kefali gibi nasıl aştığını anlatıyor. Sarı, ‘’İnci kefali gibi vazgeçme, umut et. Çünkü ben mücadele etmeyi inci kefalinden öğrendim, inci kefali asla geri dönmez’’ diyerek asla vazgeçmememiz gerektiğini ve hayatımızın umut veren ayrıntılarla dolu olduğunu bizlere hatırlatıyor. Tokat-Erbaa’da doğan Sarı, ilköğretim ve lise eğitimini burada tamamladı. Ankara Üniversitesi’nden Ziraat Mühendisi olarak mezun oldu. 1992 yılında Araştırma Görevlisi olarak çalışmaya başladığı Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi Su Ürünleri Bölümü’nde Van Gölü inci kefalinin balıkçılık yönetimine ilişkin çalışmalara başladı. Van Gölü için geliştirdiği alternatif balıkçılık yönetim modeli ile göl çevresindeki balıkçı köylerinde halen devam eden balıkçı eğitim programları oluşturdu ve balıkçıları bilinçlendirmek adına eğitimler verdi. Ulusal ve uluslararası birçok projede yürütücü, araştırıcı olarak görev aldı. Doğa Gözcüleri Derneği’nin kurucularından, Dünya Sosyal Girişimciler Ağı ve Schwab Vakfı üyesi oldu. 1997 yılında Yardımcı Doçent, 2000 yılında Doçent ve 2006 yılında Profesör oldu. 7 adet kitap ve 100’ün üzerinde bilimsel çalışması bulunmakta. Van Gölü inci kefalinin korunması ile ilgili çalışmalar esnasında yeni bir katılımcılık modeli olan “Problem Temelli Sosyal Katılım” modelini üretti.
İlginizi Çekebilir Van Gölü’nde Nesli Tükenen Balıkların Koruyucusu Prof. Dr. Mustafa Sarı
Prof. Dr. Mustafa Sarı, Sosyal Girişimci
Tokat-Erbaa’da doğan Sarı, ilköğretim ve lise eğitimini burada tamamladı. Ankara Üniversitesi’nden Ziraat Mühendisi olarak mezun oldu. 1992 yılında Araştırma Görevlisi olarak çalışmaya başladığı Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi Su Ürünleri Bölümü’nde Van Gölü inci kefalinin balıkçılık yönetimine ilişkin çalışmalara başladı. Van Gölü için geliştirdiği alternatif balıkçılık yönetim modeli ile göl çevresindeki balıkçı köylerinde halen devam eden balıkçı eğitim programları oluşturdu ve balıkçıları bilinçlendirmek adına eğitimler verdi. Ulusal ve uluslararası birçok projede yürütücü, araştırıcı olarak görev aldı. Doğa Gözcüleri Derneği’nin kurucularından, Dünya Sosyal Girişimciler Ağı ve Schwab Vakfı üyesi oldu. 1997 yılında Yardımcı Doçent, 2000 yılında Doçent ve 2006 yılında Profesör oldu. 7 adet kitap ve 100’ün üzerinde bilimsel çalışması bulunmakta. Van Gölü inci kefalinin korunması ile ilgili çalışmalar esnasında yeni bir katılımcılık modeli olan “Problem Temelli Sosyal Katılımcılık Modelini” geliştirdi. 2007 yılında Ernst&Young, Milliyet Gazetesi ve Schwab Foundation tarafından “Yılın Sosyal Girişimcisi” seçildi. Aynı zamanda Dünya Ekonomik Forumu (WEF) ve Dünya Girişimcilik Forumu (WEnF) üyesi. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı olarak çalışmalarını sürdüren Sarı, Sevil Hanım’ın kocası, Ömer Faruk ve Ayşe Zülal’in babasıdır.
